top of page
Silsile-i Aliyye

Silsile-i Aliyye-i Nakşibendiyye

 

Seyyid Abdülhakim Arvasi tarafından bildirilen Yüksek Nakşibendi Silsilesi aşağıdaki gibidir.

Silsile-i Aliyye nedir?

 

Nakşibendi Tarikatının Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi ve Sellem Efendimizden Seyyid Abdülhakîm Arvasi Hazretlerine kadar gelen silsileye, Silsile-i Aliye-i Nakşibendiyye ve Silsileyi Zeheb yani Altın Halka denir. Kısaca Silsile-i Aliyye olarak anılır. Bunlar 33 kişidir.  İsimleri şu şekildedir:

 

 

  1. Peygamber Efendimiz (sallallahü aleyhi vesellem)

  2. Ebubekr-i Sıddîk (radıyallahü anh)

  3. Selman-ı Fârisi (radıyallahu anh)

  4. Kasım bin Muhammed (kuddise sirruh)

  5. Cafer-i Sâdık (kuddise sirruh)

  6. Bayezid-i Bistâmi (kuddise sirruh)

  7. Ebul Hasan Harkâni (kuddise sirruh)

  8. Ebu Ali Farmedi (kuddise sirruh)

  9. Yusuf-i Hemedâni (kuddise sirruh)

  10. Abdülhalık-i Goncdüvâni (kuddise sirruh)

  11. Arif-i Rivegeri (kuddise sirruh)

  12. Mahmud-i Encirfagnevi (kuddise sirruh)

  13. Ali Ramiteni (kuddise sirruh)

  14. Muhammed Bâbâ Semmasi (kuddise sirruh)

  15. Seyyid Emir Gilâl (kuddise sirruh)

  16. Seyyid Muhammed Behaeddin Buhâri (kuddise sirruh)

  17. Alâüddin-i Attâr (kuddise sirruh)

  18. Yakub-i Çerhi (kuddise sirruh)

  19. Ubeydullah-i Ahrâr (kuddise sirruh)

  20. Kâdi Muhammed Zâhid (kuddise sirruh)

  21. Derviş Muhammed (kuddise sirruh)

  22. Hâcegi Muhammed Emkenegi (kuddise sirruh)

  23. Muhammed Bakibillah (kuddise sirruh)

  24. İmam-ı Ahmed Rabbani (kuddise sirruh)

  25. Muhammed Masum Faruki (kuddise sirruh)

  26. Seyfeddin Faruki (kuddise sirruh)

  27. Seyyid Nur Muhammed (kuddise sirruh)

  28. Mazhar-ı Can-ı Canan (kuddise sirruh)

  29. Seyyid Abdullah Dehlevi (kuddise sirruh)

  30. Mevlana Halid-i Bağdâdi (kuddise sirruh)

  31. Seyyid Tâhâ-yı Hakkâri (kuddise sirruh)

  32. Seyyid Fehim-i Arvâsi (kuddise sirruh)

  33. Seyyid Abdülhakim-i Arvâsi (kuddise sirruh) (son)

 

Resmi görülen Silsile-i Aliyye levhası Abdülhakim Arvâsî Efendi Hazretleri'nin sağlığında kendileri tarafından yaptırılmıştır. Hattat Safi Efendi merhum tarafından yazılmış ve merhum Hüsnü Efendi tarafından tezyin edilmiştir. Seyyid Abdülhakim Arvasi Efendi Hazretleri’nin muhterem evlâdı Kadıköy eski müftisi Seyyid Ahmed Mekki Üçışık Efendi, Seyyid Fehim Kuddise Sirruh Hazretle­rinden sonra, Silsile-i Aliye’nin son halkası olarak Muhterem Pederleri Es-Seyyid Abdülhakîm Arvasi Kuddise Sirruh Hazretleri’ni Hatm-i Hâcegân'a ilave etmiş ve Arabi ibare ile süsleyerek Silsile'nin hitâme erdiğini bildirmiştir.

 

İşte Es-Seyyid Ahmed Mekki Üçışık Efendi’nin kendi el yazıları ile Arabi olarak Rabıta-i Şe­rife Risalesi'nin arkasına ilâve buyurdukları yazının meâlen tercemesi:

 

Yarabbi, şu mübarek Hatm-i Şerifi (hatm-i hacegânı) bizden kabul buyurup, misli sevabını, fadl’ü ihsanın ile, Şeyhimiz, muhacir, garib, mazlum, şehid, aşıkların baş vur­duğu dergâh, hakk’a ulaşmak isteyenlerin delili, mollaların kâmili, doğru yola gidenle­rin sığındığı, Yüksek Nakşibendi Tarikâti Silsilesinin sonuncusu, küfrün, sapıklığın  ve irtidadın (dinden çıkışın) en şiddetli olduğu bir zaman da, en güçlü bir duvar gibi karşı­sında duran (Ehl-i Sünnet inancından asla bir zerre feda etmeyen) büyüklerin lâyık ol­duğu değerini gören efendimiz – yardımcımız, bizleri Hakk’a ulaştıran kalbi katılaşmış, tedavisi zor olan kimseleri iyileştiren hazik doktor. (Kalbi katılaşmış, iman nurundan uzak kimselerin kalbini iman nuru ile nurlandıran) Eş-Şeyh Es-Seyyid Abdülhakîm El-Arvasi Kuddise Sirreh-ül Aziz Hazretleri’nin ruhuna da hediye eyledik kabul eyle.

 

Seyyid Ahmet Mekki Üçışık Efendi’nin babası için yazdığı bu yazının bir beyti müri­dandan Hattat Beşiktaşlı Nuri Korman Efendi tarafından hüsn-ü hat ile yazılarak levha haline getirilmiştir. Aşağıya bu levhayı aynen alıyoruz: 

 

Latin harfleri ile yazılışı:

 

Hatimetü-l Silsileyi Nakşibendiyyi-l Müceddidiyi-l Halidiyyi

El-Garib, El-Muhacir, Eş-Şehid, Eş-Şeyh Es-Seyyid Abdülhakîm Arvasi.

 

Mühim Açıklama

 

Yukarıdaki resimde, yeşil zeminli dış halka Abdülhakîm Arvâsî Hazretleri’nin Peygamber Efendimiz’e (sallallahü teâla aleyhi ve sellem) kadar olan mürşidlerini (silsilesini), orta kısımda beyaz zemin üzerinde yer alan iç halka da Peygamber Efendimiz’e (sallallahü teâla aleyhi ve sellem) mübarek ceddini (şeceresini) göstermektedir. Köşelereki mühürler şer’i mahkemelerin mühürleridir.

 

Mürşid-i Kâmil-i Mükemmil Seyyid Abdülhakîm Arvâsî Kuddise Sirruh Hazretleri, Silsile-i Aliyye’nin 33'üncüsü ve son halkasıdır.  Yerine halife bırakmamıştır. İrşâd Kutbu’dur. İrşâd Kutbu’nun uzun asırlarda bir geldiğini ve vefatından sonra da vazifesine devam etmesinin mümkün ve vâki olduğunu, bu mübarek yolun kendisi ile hitama erdiğini kendisi bizzat bildirmiştir. Halen görevinin başındadır. Vefatından 60 - 70 sene sonra binbir iftira ve yalan ile ortaya atılan yerine halef bıraktığı iddiaları tamamen mesnedsiz yalanlardır ve bu mübarek zevatı ticaretine alet etmek isteyen bir gürûh tarafından uydurularak yayılmaya çalışılmaktadır.

 

Silsile-i Aliyye levhasının sağ üst köşesinde gözüken küçük halkalar, Seyyid Abdullah-i Şemdinî Hazretleri’ni ve Seyyid Salih Hazretleri’ni temsil etmektedir.

 

Seyyid Abdullah-i Şemdinî Hazretleri, Seyyid Taha-i Nehrî Hazretlerin’in amcası olup Seyyid Fehim-i Arvasî Hazretlerinden evvel Seyyid Taha Hazretleri tarafından kendisinin vefatından sonra yerine mutlak halife tayin ettikleri mürididir. Yani Seyyid Taha Hazretleri, kendisinin vefatından sonra yerine geçecek kişi olarak amcası ve müridi Seyyid Abdullah Hazretleri’ni halife tayin etmiştir. Ancak Seyyid Abdullah Hazretleri, Seyyid Taha Hazretleri daha hayatta iken, hatta mutlak halifelik tavzifinden çok kısa bir müddet sonra vefat etmiştir. Yani Seyyid Abdullah Hazretleri her ne kadar mutlak halife tayin edilmişse de görevi devralmadan evvel vefat etmiştir. Dolayısıyla Seyyid Taha’dan sonra yerine geçecek kişi hüviyetini tam manasıyla haiz olamamıştır. Ancak Seyyid Taha Hazretleri’nin amcası olması, mutlak hilafete liyakati ve şartlı da olsa mutlak halifeliğe namzet gösterilmiş olması bakımından teberrüken Silsile-i Aliyye meşayihi arasında gösterilmektedir.

 

Seyyid Salih Hazretleri, Seyyid Taha Hazretleri’nin biraderi ve Seyyid Taha Hazretlerinden sonra Nehri’deki tekkenin post-nişinidir. Yani Seyyid Taha Hazretlerinden sonra onun Nehri’deki müritlerine tarikat adabını talim eden zattır. Mutlak halife değildir. Ancak yine Seyyid Taha Hazretleri’nin biraderi olması, Seyyid Taha adına Tekkenin idaresini yönetmesi ve Seyyid Fehim Arvasi Hazretleri’yle olan çok samimi dostluğu münasebetiyle, ayrıca mutlak halifelikte aranan bütün şartlara sahip bulunması dolayısıyla teberrüken silsilede ismine yer verilmiştir.

 

Tabloya bakıldığında, gerek Seyyid Abdullah Hazretleri’nin gerekse Seyyid Salih Hazretleri’nin isimlerinin küçük daireler içinde yazıldığı görülmektedir. Bu da onların meratib-i silsile dâhilinde olmadıklarını ama aynı silsilenin çok dışında da bulunmadıklarını işaret eder.

bottom of page